27 Ocak 2014 Pazartesi

Aşkitlerin Efendisine

Lezzetlim...Geleceğin; bilinmez havadisleri,tükenmez kaleminin mükemmel senaryosu olmasa iyice boğulurdum herhalde geçmişimizle.Seni sensiz özlüyorum,limitsiz. Bana yaramıyor.Hatıranı yakalıyorum,kokunu kolluyorum,gözlerim seni hatırlatan her şeye kayıyor.
Başta körpe incir gibiydi özlemim.Sütlü hatta yapış yapış.Hazmedemiyordum o halimi. Zor oldu ama olgunlaştı,lezzet döneminde şimdi. Kuru incir olup preslenmesine göz yummamız niye?

Küçük kadını oynadım galiba profilim için,kalıcı olmak için.Ama yanlışmış,aşk fedakarlıkmış çünkü. Aşk yakmak değil, yanmakmış. En lüks hatam; özlediğimi,sevdiğimi bir tek senin bilmemenmiş.
Ne kadar bendim ki mantıklı olduğuna inandığımız bu yükün altına giren ben oldum ? Nasılda her şey benim için bu kadar kolay göründü ? Ve neden istemeyerek bu sonu seçtik ?
Dönsek ya şimdi aynı frekansa. Engel olamadığım bir güç ütopyamızı kurduyor,yasatıyor hala seni.Şimdi yazıyorum yakın ütopyayı,taşıyor özümden baksana...

"Özlem kokan o yer...Delikli panjurundan kurtulmuş ışık parçaları,en sevdiğim burun kanatlarına vurmuş. Bayılmış yine, uyumuş bozuk uyku düzeninde. Usulca akan gözyaşım gururun ve ayrı gecen onca zamanın eseriydi. Yanındaydım.Ellerimin ilk değdiği yer, elini tutarken baş parmağımın gittiği nabzındı.Gözümün önünde olman en güzel rüyamdı. Gözlerimi kapattım ve oruç bozar gibi, o ilk suyu içermiş gibi kokladım seni. Titremeye başlamam ruhuma karışmandandı. Dokundum tekrar.Vanilya kokan ten benimdi, leş gibi özlem terleyen ten ise senin. Bunca zamandan sonra seni gözyaşımın tuzlu ürpertiyle uyandırmam plansızdı. Özür dilerim en güzel misafirim benim. O beklendik şok oluşun,kısık gözlerini dışarı fırlatman bile her şeye değer.  Sağ elin her zamanki yerinde, kalbinin üstünde."Hızlı atıyor Eda"diyorsun.Ve epilog : " iyiki varsın.ama sen(!)iyiki varsın. İyi ki geldin Aşkitlerin Efendisi".

  Öyle yoğun hisler ki zaman zaman boyut degiştiriyor.Gözümde büyüyebildiği kadar küçüledebiliyor.Ama değeri hiç değişmiyor.
     
              Kuzenim Eda Demir' den alıntıdır. -Ceren Demirel

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder